Bir kişi, yaralanma veya bir sağlık sorunu nedeniyle diş kaybı yaşadığında, bu durum ağız fonksiyonlarını değiştirir. Örneğin, konuşmada, çiğnemede ve hatta sindirimde zorluk yaşayabilirsiniz. Genel olarak diş kaybı yaşam kalitenizi etkileyebilir. Ama neyse ki bu sorunu çözmek zor değil. Diş implantları, diş kaybıyla birlikte kaybolan tüm fonksiyonları geri kazandırabilir.
Bu yüzden diş kaybı için bir numaralı tedavi seçeneğidirler. Diş köprüleri ve kaplamalardan farklı olarak, diş implantları kaybolan dişin her bir birimini — kökten taç kısmına kadar — yerine koyar. Bu özel tasarım, implantların diş kaybının yan etkilerini engelleyebilen tek tedavi olmasının nedenidir.
Bu makalede, diş implantlarının prosedürünü ve diş hekimliğinde mevcut olan çeşitli implant türlerini ele alacağız. Ayrıca, maliyet ve kolaylık açısından sizin için en uygun türü seçmenize yardımcı olacağız.
Diş implantları nedir?
Diş implantları, estetik diş hekimliği kapsamında yer alan ve kaybedilen dişlerin yerine geçen bir tedavidir. Diş implantları 3 parçadan oluşur: kök implantı, abutment (bağlantı parçası) ve kron. Diş hekiminiz, kök implantını çene kemiğinize yerleştirir ve üzerine kron ekler.
Kökün çeneye yerleştirilmesi, kemiğin implant ile kaynaşmasını sağlar. Bu nedenle implantlar uzun yıllar dayanabilir. Aslında, her 15-18 yılda bir değiştirmeniz gerekebilecek tek parça kronun kendisidir. İşte bu yüzden diş implantları uzun vadeli çok iyi bir yatırımdır.
Diş implantlarının iki türü
Bahsedeceğimiz iki implant türü aslında kök implantlarıdır. Elbette, seçebileceğiniz birçok farklı kron malzemesi vardır. Bu makalede kron türlerini detaylıca ele alıyoruz, merak ederseniz göz atabilirsiniz.
Kron çeşitlerinden bağımsız olarak, kök implantlarda iki seçeneğiniz vardır: geleneksel implantlar ve mini implantlar. Her iki türün de avantajlarını, farklarını ve hangi durumlarda hangisinin tercih edilmesi gerektiğini inceleyeceğiz.
1- Mini diş implantları
Öncelikle yaygın kullanılan implant yapısını incelememiz gerekir. Bu, iki türü karşılaştırmanızı ve farkları anlamanızı kolaylaştıracaktır.
Klasik bir implant 3 parçadan oluşur: implant, abutment ve kron. Geleneksel implantlar genellikle 3,25 ile 5 mm çapındadır. İmplant yerleştirildikten sonra abutment eklenir. Abutment, kron ile implant arasındaki bağlantı parçasıdır.
Mini implantlarda ise yalnızca iki parça vardır: kron ve implant. Mini implantlar, isminden de anlaşılacağı üzere geleneksel implantlardan daha küçüktür. Çapları 3 mm’den daha ince olabilir.
2- Geleneksel diş implantları
Geleneksel diş implantları , diş hekimliğinde en sık kullanılan implantlardır. Daha dayanıklıdırlar ve genellikle mini implantlardan daha uzun ömürlü olurlar. Geleneksel implantlar 3 parçadan oluşur ve çapı mini implantlara göre daha kalındır.
Peki, hangi durumda hangi implantı tercih etmelisiniz? Bunu belirlemek için birkaç faktörü incelememiz gerekir.
Mini diş implantları
Avantajları
Mini implantların daha küçük olması, tedavi sürecinin daha az invaziv olmasını sağlar. Bunun size sunduğu birkaç avantaj vardır:
Daha hızlı iyileşme
Mini implantların yerleştirilmesi sırasında daha az doku çıkarılması gerektiği için operasyon daha basittir. Bu da daha kısa iyileşme süreci anlamına gelir.
Kemik grefti gerektirmez
Düşük kemik yoğunluğu olan hastalar genellikle kemik grefti yaptırmak zorundadır. Greftleme, hedef bölgede kemik yoğunluğunu artıran bir işlemdir. Ancak mini implantlar küçük yapıda oldukları için düşük kemik yoğunluğu olsa bile greft gerektirmez.
Uzun ömürlüdür
Her ne kadar geleneksel implantlar kadar uzun ömürlü olmasa da mini implantlar 9 yıla kadar dayanabilir.
Kimler için uygun?
Mini implantlar herkes için uygun değildir. Özellikle çocuklar ve ağız yapısı hâlâ gelişmekte olan bireyler için tavsiye edilmez. Çünkü implant, büyüme devam ederken kemikle sarılabilir.
Diş gıcırdatan kişiler için de uygun değildir. Ayrıca şu sağlık sorunları olan kişiler mini implant yaptıramayabilir:
- Diyabetiklerde damar hastalıkları
- Trombofili ve diğer pıhtılaşma bozuklukları
- Kemik hastalıkları
- Periodontitis (kemik ve yara iyileşmesini engelleyen diş eti hastalıkları)
Bunların yanı sıra, yaşam tarzı veya kullanılan ilaçlar da mini implant için uygunluğu engelleyebilir. Örneğin:
- Sigara içmek ve kötü ağız hijyeni
- Kan sulandırıcı ilaç kullanmak
- Kemoterapi, radyoterapi veya kemik iyileşmesini yavaşlatan ilaçlar
Mini implantlar, geleneksel implantlara kıyasla daha az kemik yoğunluğu gerektirir. Ancak yine de belirli bir yoğunluğa ihtiyaç vardır. Ciddi çürük ve kemik kaybınız varsa, bu tedavi uygun olmayabilir. Ayrıca, diş eti çekilmesi veya diş eti hastalıkları olan kişiler için de mini implantlar uygun olmayabilir.
